Gelişen teknolojiler ve değişen dünyaya ayak uydurmak için doğru ve verimli çalışmalıyız. Artık günümüzde rekabet koşulları giderek zorlaşmaktadır. Rekabet koşullarında avantajlı hale geçebilmek için teknolojiyi işimize eklemeliyiz ayrıca da işlerimizi daha verimli hale getirmeliyiz. Bunun içinde Ar-Ge faaliyetlerinin artırılması gerekiyor. Ülkemizde maalesef imalatın ithalata bağımlı olması ve kur riskinin son dönemlerde yüksek olması bizleri zorlayan unsurlardandır.

Türkiye’de Model Fabrikalara yönelik uygulamalar var. Konya Ticaret Odası tarafında kurulan Konya Model Fabrika sanayinin gelişimine katkı sağlamaktadır. Model fabrikalar fikrin projeye dönüşmesi, prototip aşaması, pazarlama ve satış aşamalarının tamamını sağlayabilecek bir ortam sunmaktadır. Bu aşamaların dışında mevcut ürünlerinizin geliştirilmesinde kullanılacak üretim teknikleri, iş etütleri ve standardizasyonun sağlanması için teorik ve pratik bilgiler verilmektedir. Akıllı ve model fabrikalar yerelde işletmelerin gelişmesine, teknolojiyi işe entegre etmelerine, rekabet gücünün artmasına ve verimliliğe katkı sağlıyor. İşletmelerin rekabet güçlerini artırmak ve maliyetlerimi düşürmek amacıyla hayata geçirilmiştir. Bu kadar iyi donamıma sahip bir yerin daha verimli ve efektif kullanılması gerekiyor. Bu sayede yatırım zorlaştığı bir ortamda eldeki kaynaklardan daha iyi yararlanmış olunacaktır. Farklı illerde de buna benzer uygulamaları görüyoruz.

Verilerin önemi her geçen gün artıyor. Özellikle KOBİ’lerin veri kullanımı ve işlemesine teşvik edilmelidir. Veriler sayesinde üretim kültürü, ticaret anlayışı, bilgisi ve khow-how aktarılmış olacaktır. İtalya’da bir firma 500 yıldır vergi rekortmeni olduğu geçtiğimiz günlerde haberlere çıktı.

Ülkemiz için değişim ve dönüşüm için aslında bir fırsat var. Baktığımızda üniversite olarak çok geçmiş bir geleceğe sahip olan Harvard ile yarışamayız, Apple ile teknolojik olarak yarışamayız ama Yapay Zeka noktasında herkes aynı noktada. Biz burada erken davranarak daha iyi yol alabiliriz. Norveç baktığımızda 1990 tam internet çağı başlangıcında doğru yatırımları ve iyi bir eğitim vererek bu değişimi başardılar. Bugün bunlar yeni dünyada geç de

kalsalar sorun yok çünkü bize göre zenginlikleri var ve bizim gibi genç nüfusları yok. Bizim bu 20 milyon civarında olan genç nüfusumuzu doğru yönlendirmeliyiz.

Gelişmiş tüm ülkelerde kamu özel sektörün gelişmesinde katalizör etkisi yapar. Rantın önüne geçilmesi gerekiyor. Bu yüzden arsaların üretici firmalara daha uygun koşullarda verilmesi gerekiyor. Arsa yatırımlarına yapılacak paralar uygun koşullarda gerçek üreticilere verilmelidir.

Sonuç olarak özellikle KOBİ’lerimiz borçlanarak büyümeye çalıştıkları için dijitalleşme, otomasyon, verimlilik ve markalaşmaya maalesef çok fazla ilgilenemiyor. Fabrika ve arsa maliyetlerinin düşülmesi en önemli ve acil konulardandır. Firmalar zaten yetersiz finansmanla mücadele ettikleri için bu durum zorlamaktadır. Bugün baktığımızda fabrikaların dışına verilen önemin makine parkuruna, verimliliğe, teknolojiye, Ar-Ge’ye verilmediğini görüyoruz.

Saygılarımla…