SEVEMEDİM

Torku’nun bitmek bilmeyen batış hikayelerini, arsayı satıp kurtulma hikayelerini konuşup sonra da başkan benim arkadaşım aslında geyiklerini sevemedim.

Her şeye muhalif amcaları sevemedim.

TOGG Türkiye’de yapılsa da dışarıda yapılsa da yerli ve millidir. Aksini konuşanı sevemedim.

Depremzedelere çadırı bile lütufmuş gibi verdiğini düşünen belediye başkanlarını sevemedim.

Eline mikrofon alanın kendini anketçi zannetmesini sevemedim.

Kılıçdaroğlu ya da Erdoğan’cı olmak zorunda kalmak zorundaymışız gibi yaşamayı sevemedim.

İyiyi alkışlayamayacak kadar kendini siyasetin pis akıntısına kaptıranı sevemedim.

Her naneyi kendisi yerken başkasında görünce bıdı bıdı yapanı da sevemedim.

Yıl 2023 Türkiye yüzyılı derken halen yere tüküren sümküren amcaları sevemedim.

Mevlana yılının seçimlere kurban gitmesini de sevemedim.

Sağda solda konserler var ama devletin başını çektiği tüm organizasyonları iptal edenleri sevemedim.

Konya’ya gelip türbeleri gezip ardından dualı fotoğraf paylaşıp altına özlü söz düşünüp bir sonraki paylaşımında hiç bir şey yokmuş gibi hayata devam edenleri de sevemedim.

Her seçim yok belediye yok milletvekilliği adı geçip de aday olmayan amcaları sevemedim.

Konya’da yaşayıp turist kazıklayan esnafları halen sevemedim.

Tahir Akyürek karşıtı olup adamla bir fotoğrafta beraber olmak için çırpınan sahtekarları sevemedim.

Kendisinin şehre insanına memlekete hiç bir faydası olmamış adamları gazete sayfalarında görmeyi sevemedim.

Atatürk’ü rakı masasından öteye taşıyamayan beyinleri sevemedim.

İnsanın kalitesini namaza niyaza bağlayanı da sevemedim.

Her lafın başında Konyaspor deyip arada bir yönetici olup sonra köşesinden saydıranları, proje üretemeyen adamları sevemedim.

Öğrencileri düşünmeyen rektörleri! Onların sadece binadan ibaret ruhsuz kendilerine benzettikleri kampüslerini sevemedim, sevmiyorum.

Devlet görevlisi olup lüks arabalar ile gezenleri de sevemedim.

İsrafı sevemedim sevmiyorum.

Makam araçlarını içinde kimse yokken sıcak tutmak için çalışır tutan adamları ve patronlarını sevemiyorum.

2 Ukrayna bir umre yapan pasaportları da sahiplerini de sevmiyorum.

Opet harici benzin istasyonu sevmiyorum.

Kahveye 70₺ vermeyi sevmedim sevemedim.

Etliekmek kısa ve geniş olur, net! Uzun sevmiyorum.

Esnafın gülümseyeni makbul! Aksini sevemedim.

Arabada Alman haricini sevemedim.

Ömrünü Yunus Emre dizisi izlemeye harcayıp trafikte gladyatör olan abiyi sevemedim.

Velhasıl RİYAKAR diye anılan sahtekar karakterleri sevemedim. Dilinde değil kalbinde yalan olanı sevemedim.

İyilik, iyidir!

Tutarlı olabilmekten daha başarılı bir hikaye yoktur.

Hikayesi olan bir amca olmanın yolu askında kolay.

İyi olun!

Attığınız her adımda bir gözün üstünüzde olduğunu düşünün yeter.

Hayat.

O kadar kolay ki aslında.

İşte onu zorlaştırmaya çalışanları da sevemedim :)

Bu hafta Araf Otel’deyim.

Yazıyı okuyanlar, konuşmak ister, tanışmak ister beklerim.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Centilmenliğin kitabını yazan Hz. Muhammed gibi, Atatürk gibi olmak için okuduğumuzda oluruz. Okumak!

Ömer SUNAR

CORVUS GRUP

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ömer Sunar Arşivi

MERAM

23 Ekim 2024 Çarşamba 16:21