Gastro festivali düzenlediler. 
Yıkıldı ortalık!
Hınca hınç dolu ortalık. 
Yürüyemiyoruz diyor herkes. 
Konya festivale aktı!
Eksiklikleri var mıydı?
Belki de çoktu!
Eleştirenler de oldu. 
Konya yemeği yoktu diye. 
Çiğköftenin ne işi var diye. 
Neden Konya markaları yoktu diye. 
Ekrem Coşkun da Atiker de Konya markası aslında, ama herkesin beklediği Konya yemeklerinin markaları sanırım. 
Bu festivalde işini ve kendini geliştirenleri gördük!
İkincisinde hizmetin ve konseptin daha yukarıya taşınacağına hiç şüphem yok!
Kahve ve Çikolata festivali vardı bi de!
Güzel bir konsept olsa da diğer fuarcıların misillemesi ile Ankara İstanbul aynı anda festival yapınca Starbucks yada diğer büyük abiler yoktu. 
Ne varsa Kuru Kahveci Mehmet Efendi’de var. 
Geldi esti gürledi!
Ha bi de Nescafe!
Diğer amatör markalarda stantları ile yer aldılar. 
Ama bu organizasyonun eksiği daha boldu!
Stantlar ve çadırların rengi solmuş kirliyken kurulması!
Girişin 55 lira olması ki bu artık dünyada terk edilen bir trend. 
Stant sahipleri için az kazanç manasına geldi.  
Konya’da 55 lira ilginç bir strateji. 
Fuar şirketi mutluysa sorun yok ama aynı zamana denk gelen ücretsiz bilim festivali ortalığı kırıp geçti. 
Festival demek sadece para demek değil!
Festival İçin uygun hizmetleri sağlarsanız para beraberinde gelir. 
Konser parasını girenlerden almaya çalışıyorlarmış gibi durdu. 
Hep derim.  
Önce bi yaşamak kendini parasını alacağın kişi yerine koymak gerek!
Kendi işletmelerimizden biri de bu festivalde yer aldı. 
SKM işletmeciliği biliyor. 
Sayelerinde bir çok konu sorunsuz halledildi. 
Ama şehir hayatına renk katan bu organizasyonlardan beklentimiz daha büyük!
Biraz daha ders çalışılması lazım. 
Dışarıdan yemek söyleyerek karnını doyuran insanlar bize gösteriyor ki! 
Yemek işini de gözden geçirmesi gerekiyor organizasyonu yapan firmanın!
Bilim Festivali!
Kalpleri İHA, SİHA ve uçan araba ile vurdu. 
Bayraktarlar deyince Konyalı Merkon derdi şimdi bariz Selçuk Bey’in inovasyon şirketleri geliyor. 
Bilim festivalinden beklenen ne bilmiyorum
Arkadaşlarım çocuklar İçin büyük bir etkinlik olduğunda hem fikir. 
Ama bu festivali CRM için kullanabilirse belediyemiz, başarılı organizasyonların devamı gelir. 
Tabi şunu da belirtmeliyim. 
Belediye demek para ve güç demek!
Para ve güç ile ancak bu kadar oluyor. 
Şehir ve insanların da hazır olması lazım. 
Ama son söz de şunu söylemeden geçemeyeceğim. 
TORKU biz bu şehrin markasıyız diye geçinirken KAHVE VE ÇİKOLATA festivaline gelmedi!
Bu şehrin markası olmak için ürettiği onlarca çeşitle o gelmedi!
Ama ücretsiz DAMAK çikolata dağıtan bir NESTLE vardı orada. 
Yani buradan Recep başkanımıza bir seslenelim!
Başkanım sahayı boş bırakan satış pazarlama ekibinizi tebrik mi edersiniz takdir mi bilemeyiz! 
Ama tüm ziyaretçiler Torku nerede dedi mi? Dedi!
Bu şehrin markaları da şehrrin organizasyonlarını desteklemeli ki yarınlar bizim olsun!
Bu organizasyonların arasında SİLLE MÜZİK FESTİVALİ o kadar yakışır ki anlatamam!
Gölün ortasında sahne olsa. 
Herkes etrafa yayılsa. Efsane olmaz mı?
Başkanımız Ahmet Pekyatırmacı bu işi yapar bence!

Ne zaman adam oluruz?
Para kazananların kaç lira kazandığına değil, işlerini ne kadar iyi yaptıklarına odaklandığımızda oluruz!