Ne Zaman Adam Oluruz ?

İşte yerlere çöp atmadığımızda, devlete vereceğimiz vergiden kaçırmadığımızda, yaya yolundan geçen yayalara yol verdiğimizde gibi bir çok şey bu başlığın altına yazılabilir.
Toplumda konuştuğumuzda da herkes genel problemlerden bahseder. Fakat bu konu uygulama konusunda sıkıntılı diye düşünüyorum. Hani deriz ya sosyal medyada herkes mutlu, herkes zengin, herkes şanslı. Fakat gel gelelim gerçek hayatta durum hiçte öyle değil…
İşimiz gereği sık sık Organize Sanayi Bölgesine gidiyoruz. İş adamlarımızın neredeyse hepsi personelden sıkıntılı. ‘Eleman bulamıyoruz’ diyorlar. Bu eleman sıkıntısı yıllardır var. Bir yandan da işsizlik var. O kadar denklemi bozuk bir konu ki, kimse içinden çıkamıyor. Sonucunda aslında iş beğenmemek çıkıyor. Çalışacak Türk bulamıyoruz diyen sanayici eleman konusunda son dönemde Suriyeli ve Afganlılara umut bağlamış durumda. Belirli sayıda da Somali, Sudan, Nijer gibi ülkelerin vatandaşları Konya sanayi sektöründe çalışıyor.
Bu kadar iş beğenmemenin sebebini de aslında üniversitelere bağlıyorum. Tabiri caizse çiğköfteci gibi üniversite açtık. Artık üniversite okumayanı dövüyorlar. Gençlik üniversiteden mezun olunca tabi iş beğenmiyor. Ben o kadar emek verdim lisans okudum neden gidip işçi olarak çalışayım diyor. Kendince haklı görünüyor.
Eğitim sisteminde zorunlu olan sistem aslında çıraklık sistemini bitirdi. Bununla birlikte herkes okullu oldu fakat bu sefer ara eleman yetiştirme sıkıntısı başladı. Berber bile çırak bulamıyor, yakında tıraşınızı Suriyelilere olursunuz diyor.
Madem üniversiteleri bu kadar yaygınlaştırdık, bölümleri farklılaştıralım. Mesela fayansçı, kalıp ustası, CNC operatörü, kaynakçı gibi birçok bölüm açalım. Gençler oradan mezun olup alanlarında çalışmaya başlasınlar. Binlerce atanamayan öğretmen, sağlıkçı vs. olmasın. Hukuk fakültelerini sınırlayalım boş kalan her genç avukatlığı seçmesin. Binlerce avukat bürosu var. Çoğu büro masrafını zor çıkarıyor.
Gençliğin yeni umudu da sosyal medya. Bu mecralarda ünlü olup kolay para kazanma peşine düşmüş binlerce gencimiz var. Bu gençlerin hali tamamen boşluktan kaynaklanıyor. Sorunlar yumağı büyümeden çözüm önerilerini dinlemenin vakti geldi de geçiyor. Benden söylemesi…
KONYA’DA FESTİVALLER
Konya Ekim ayında adeta festivaller şöleni yaşandı. İlk olarak Gastrofest sahne aldı. Onlarca yemek firması ve 300 bini aşkın ziyaretçi. Harika bir program oldu. Vatandaşın ilgisi çok fazlaydı. Konya’da ilk olmasına karşın iyi iş çıkardılar. Eleştirilecek yanları olabilir fakat ilk program olduğu için onları da bir daha ki seneye düzeltip daha iyisini yapacaklarını düşünüyorum. Her şeyin ilkinde muhakkak gözden kaçan şeyler olabilir. Başkan Uğur İbrahim Altay 3 gün boyunca ordaydı. Bütün programlarını, işlerini oradan halletti. Halkın arasında o kadar çok duracağını hiç düşünmemiştim. İlk günden sonra uğramaz demiştim ama beni yanılttı.
Bilim Festivali de harikaydı. Bakanların ilgisi, vatandaşın ilgisi ve milli gururumuzu kabartan yerli savunma araçlarımız. Hepsi çok güzeldi. Türk Yıldızı Akrobasi Timi yine efsane bir şov sergiledi. “Milli Duyguları Kabartan Festival” slogan olarak eklenebilir.
Son olarak Kitap Fuarıyla yazımı bitirmek istiyorum. Tam 1 hafta sürecek. Yüzlerce yazarı şehrimizde ağırlayacağız. Şehrin kültürel yönünden bakacak olursak harika bir etkinlik diyebilirim. Ekonomiye de katkı sağlayacak. Bu tür etkinlikleri şehir özlemiş. Devamını hasretle bekliyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Gediz Arşivi