29 Ekim coşkusu NEÜ sahnesinde yankılandı
NEÜ Ahmet Keleşoğlu Yerleşkesi Erol Güngör Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konser, NEÜ Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Dr. Öğr. Üyesi Vahide Bahar Önder Şentürk’ün önderliğinde, öğrencilerden oluşturulan koro tarafından icra edildi. Konsere, NEÜ Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mürsel Biçer, NEÜ Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Kerim Sarıçelik, NEÜ Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Yavuz Selim Kaleli ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.
Konserin açılış konuşmasını gerçekleştiren NEÜ Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mürsel Biçer, “Cumhuriyet aydınlanmanın adıdır. Kimsesizlerin kimsesi, Nene Hatun’un, Sütçü İmam’ın, Hasan Tahsinlerin sesidir. Cumhuriyet laikliktir. Cumhuriyet, din temiz duygular içerisinde yönetilsin diye din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasıdır. Cumhuriyet, bir halkın özlemidir. Artık savaşlardan yorulmuş, yoksul ve viran kalmış ülkede “yurtta sulh, cihanda sulh” demektir. Atatürk’ün gösterdiği yoldan ilerleyen Cumhuriyet, ilim, sanat, kültür ve spordur. Bu nedenle Atatürk, “Bir gün söylediklerim bilimden aykırı düşerse bilimi seçin” demiştir. Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’dan çıkarak başlatmış olduğu Millî Mücadele’nin zaferle sonuçlanmasının ardından 29 Ekim 1923 yılında ilan ettiği Cumhuriyet, Türk Milleti’ne bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir. Devletimiz, Cumhuriyet’in verdiği güç sayesinde uluslararası arenada büyük bir yere sahip olmuştur. Atatürk’ün ilkelerinden ve izinden ayrılmayarak dünyada sayılı ülkelerden biri haline gelmiştir. Bizlere ve gelecek nesillere düşen en büyük görev Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğünü savunmak, Atatürk ilke ve inkılaplarını korumak, iç ve dış tehditlere karşı duyarlı olmaktır. Bu duygu ve düşüncelerle herkesin Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.
Cumhuriyetimizin Sesini, Ritmini ve Duygusunu Birlikte Hissetmeye Geldik
“Bugün burada sadece konser izlemeye değil, Cumhuriyetimizin sesini, ritmini ve duygusunu birlikte hissetmeye geldik” sözleriyle konuşmasına başlayan Doç. Dr. Yavuz Selim Kaleli ise, “Cumhuriyet bize sadece bir yönetim sistemi değil, özgür düşünebilme, üretebilme ve sanatta var olabilme gücü verdi. Müzik, bizler için özgürlüğün en güçlü ifadesidir. Müzik, bir ulusun
kalbi, bir milletin sesidir. Ulu önderimiz Gazi Mustafa Atatürk, “Sanatsız kalmış bir milletin hayat damarlarından biri kopmuştur” derken aslında bizlere bir miras bırakmaktadır. O miras sanatla yaşamak ve yaşatmaktır. Birazdan o mirasın sesini öğrencilerimizin yüreklerinden hissedeceğiz. Bugün sahnede yer alacak gençlerimiz sadece notaları değil, inançlarını, umutlarını ve Cumhuriyet sevdalarını seslerine katacaklar. Onların her tınısında bir 29 Ekim sabahının aydınlığı var. Her melodide bu toprakların gururu, bir milletin umudu var. Bu konseri hazırlayan başta Dr. Öğr. Üyesi Vahide Bahar Önder Şentürk’e, Prof. Dr. Murat Devrim Babacan’a ve öğrencilerimize teşekkür ediyorum. Onlar sayesinde müzikle yoğrulmuş bir Cumhuriyet ruhunu hep birlikte hissedeceğiz. Cumhuriyetimizin 102. yılı kutlu olsun. Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın sanat, yaşasın müzik” diye konuştu.


Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.