AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanlığı tarafından 'Kadınla Yükselen Şehirler' temasıyla düzenlenen 'Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Zirvesi' İstanbul'da başladı. 5 Aralık 1934'te kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmasının yıl dönümünde gerçekleştirilen zirvenin 2'nci günü bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımı ile devam etti.
'KADINLA YÜKSELEN ŞEHİRLER TEMASI ALTINDA ÖNEMLİ MESELELER MASAYA YATIRILACAK'
Burada katılımcılara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Parti Kadın Kolları Başkanlığımızın değerli yöneticileri, değerli kadın belediye başkanlarımız, belediye meclis üyelerimiz, saygıdeğer misafirler, hanımefendiler, beyefendiler sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyor, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları tarafından düzenlenen Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Zirvesi'nde sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Zirveye katılan değerli misafirlerimize, Avrupa'dan Asya'ya, dünyanın farklı köşelerinden ülkemizi ve İstanbul'umuzu teşrif eden değerli yerel yönetici ve temsilcilere hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum. AK Parti Kadın Kolları Başkanlığımızı, Sayın Başkan ve ekibini, zirvede emeği ve katkısı olan tüm arkadaşlarımı tebrik ediyor; katkı sağlayan tüm hocalarımıza, tüm misafirlerimize de şimdiden şükranlarımı iletiyorum. Dün başlayan ve yarın sona erecek zirvemizde 'Kadınla Yükselen Şehirler' teması altında önemli meseleler masaya yatırılacak. Bu kapsamda Türkiye'de şehircilik vizyonu ve konut politikası, şehircilikte kadın ve aile politikaları, akıllı şehirler, enerji yönetimi ve dijital dönüşüm, göçmen politikaları ve sosyal uyum, iklim değişikliği, çevre ve sürdürülebilirlik gibi başlıklarda paneller düzenlenecek, meseleler açık yüreklilikle değerlendirilecek" diye konuştu.
'KADINLARIN OMUZLARINDAKİ YÜK GİDEREK DAHA DA AĞIRLAŞIYOR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zirvemize iştirak eden birbirinden seçkin isimlerden gelen tenkit, tespit ve tekliflerin başta partimiz ve hükümetimiz olmak üzere hepimiz açısından yol gösterici olacağına samimiyetle inanıyorum. Şurası bir gerçek ki kırsaldan kentlere doğru göçün artmasıyla birlikte tüm dünyada kadın odaklı şehircilik politikalarına duyulan ihtiyaç her geçen gün kendisini daha fazla hissettiriyor. Daha önce de ifade ettiğim gibi, kadınların omuzlarındaki yük giderek daha da ağırlaşıyor. Kadınlardan bir taraftan geleneksel sorumluluklarını yerine getirmeleri, diğer taraftan da çalışma hayatının içinde bizzat yer alarak aile bütçesine destek olmaları bekleniyor. Kadınlar eskiden olduğu gibi hem aileyi çekip çevirmeye çalışırken hem de çalışma hayatının zorluklarını, sıkıntılarını omuzlamak zorunda kalıyor. Aynı şekilde savaşların, çatışmaların, ekonomik krizlerin, sosyal ve siyasal huzursuzlukların yükünü herkesten fazla kadınlar çekiyor. Dolayısıyla değişimi, teknolojiyi, aşırı ve sağlıksız şehirleşmenin getirdiği sorunları, üç boyutlu şehircilik tasarımını konuştuğumuz bir dönemde tertiplenen bu zirveyi çok ama çok isabetli buluyorum. Zirvenin ufuk açıcı tartışmalara ve somut sonuçlara vesile olmasını canı gönülden temenni ediyorum" ifadelerini kullandı.
'KADININ OLDUĞU YERDE BİRLİK OLUR, DİRLİK OLUR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burada şu hususun altını dikkatle çizmek istiyorum. İdeal ve adil bir toplumsal hayat ancak kadınların söz ve hak sahibi olmaları ile mümkündür. Toplum hayatında olduğu gibi şehir hayatı ve yerel yönetimlerde de kadınların etkin olmaları kritik önemdedir. Çünkü her şehir, insanların topluluk halinde yaşadığı her yerleşim birimi, aynı zamanda o insanların evi, yuvası mesabesindedir. Kadının olduğu yerde barış olur, kadının olduğu yerde birlik olur, kadının olduğu yerde dirlik olur. Kadın elinin değdiği yerde huzur ve düzen olur. Kadının güçlü olduğu yerde gelişme olur, ilerleme olur, inşa olur. Tıpkı medeniyetimiz gibi şehirlerimizin de anaç karakterde olması işte bu hakikatin tezahürüdür. Bakınız, kadınların kurucu aklı o kadar kıymetlidir ki bunu gündelik hayatta eşlerden birinin vefat ettiği ailelerde çok net görebiliriz. Eşlerden evin erkeği rahmetli olmuşsa kadın dirayetiyle, metanetiyle, şefkatiyle aileyi kanatları altına alarak tüm bireylere sahip çıkar. Eşi vefat ettikten sonra o ocak sönmüyorsa başında kadın olduğu içindir. O aile dağılmıyorsa kadının kurucu ve kuşatıcı fıtratı sayesindedir. Toplumun çekirdeği olan aile nasıl evvel emirde kadınların fedakarlıkları, gayretleri ve emekleri sayesinde ayakta duruyorsa toplumsal hayatta da şehirler, ülkeler, milletler kadınlar sayesinde ayakta durur. Kemal Tahir'in ifadesiyle, “Devletimizi devlet ana yapan kadınlardır" dedi.