Eczacılar bazı ilaçları depolardan alamıyor
Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar ile 2024 yılı Ekim ayından itibaren ilaç fiyatlandırmasında esas alınan 1 avronun Türk Lirası karşılığı, 21,6721 TL olarak belirlendi. Bu yıl ekim ayında yeni kur düzenlemesi beklentisi nedeniyle son dönemde başta kanser hastaları olmak üzere birçok hasta, reçeteleriyle gittiği eczanelerden ilaçlarını alamadığını belirtti. Vatandaşlar eczaneleri 'Zam gelecek diye ilaçları vermiyorlar' diye suçlarken, eczacılar ise aynı gerekçeyle ecza depoları ve üretici firmaları işaret etti. Antalya'da kanser hastası bir kişi, yaklaşık 10 eczaneye gitmesine rağmen, daha önce kolaylıkla bulabildiği ilacını 2 haftadır bulamadığını dile getirdi. Söz konusu ilaçla ilgili eczaneler ise ecza depolarına sistem üzerinden talepte bulunduklarını, 'stokta yok' yanıtı aldıkları için ilacın temin edilemediğini ifade etti.

İLAÇ FİYATINDA AVRO KURU DEĞİŞECEK
Antalya Eczacı Odası Başkanı Mustafa Çelebi, söz konusu kanser ilacının ecza depolarından temin edilemediğini DHA ekibine uygulamalı gösterdi. 4 ecza deposuna ilaçla alakalı sistem üzerinden talep girişi yapan Çelebi, 'Ürün stokta yok', 'Şu an stokta bulunmamaktadır' yanıtlarıyla karşılaştı. Türkiye'de sabit kur politikasıyla ilaç fiyatının belirlendiğini belirten Mustafa Çelebi, “Yani her yıl bir defa avro kuru belirleniyor ve kura göre ilaç fiyatlandırılıyor. Geçen yıl bu ekim ayında yapılmıştı. Bu yıl da beklenti yine ekim ayı içinde avro kuru düzenlemesi olacağı yönünde. En son 21,67 TL'den güncel avro kuru. Şu an değer yüzde 50'den de az kalmış durumda. Avro kuru güncellemesi beklentisi nedeniyle bugün ilaca erişimde zorluklar yaşanıyor. Ama bunun tarafı kesinlikle meslektaşlarımız değil. Bunun öncelikle bilinmesini isteriz. Elimde olan bir ilacı, bir eczacının 'Elimde yok' deme şansı bulunmamaktadır. Çünkü siz ilacı satarsanız bundan geçiminizi sağlayabilirsiniz" dedi.

ÜRETİM DURUYOR, DEPOLAR 'YOK' DİYOR
Mustafa Çelebi, yaşanan sorunun sebebini ise şöyle açıkladı:
“İlaç firması zam beklentisini öğrendiği andan itibaren üretim bandını durduruyor. Fiyatlar belirlendikten sonra bandı tekrar açıyor ki daha karlı satabilsin. Tedarik tarafında ecza depolarına bakıyorsunuz. Ürünleri belli bir yere kaldırıyor. Ürünlere yok diyor. Daha geçen haftaya kadar ecza depolarında bulabildiğimiz ürünler bugün beraber ekranlardan da bakabiliriz, bir kutuya düşürülmüş, yani tevzi dediğimiz statüye geçirilmiş. Bu ne demek? Size düne kadar 10-15 tane ürünü istediğinizde kesen ecza deposu bugün bir taneyi kesiyor, hatta kesmeyenler dahi var. Bu zorluğu yaşıyoruz. Vatandaşımız 10 gün önce kolayca eriştiği ilaca bugün erişemiyor, bunun arka tarafında başka nedenler var. Dönemsel avro kurunun yılda bir defa belirgin olması ve bu beklentinin ekim ayında yoğunlaşmış olması birinci sebeplerden biri."

KANSER VE PAHALI İLAÇ GRUBU
Bir diğer sebebin ise özellikle kanser ilaçları ve pahalı ilaç gruplarında çok görüldüğünü vurgulayan Çelebi, “Bu pahalı ilaç grubunda, dönemsel avro kurunun çok düşük olması nedeniyle yabancı ilaç firmaları bu ürünleri Türkiye'ye getirmek istemiyor. Neden istemiyor? Buradaki ilacın ucuz olması onların dış ülkelerdeki rekabetine de engel oluyor. Yani bir referans ülke ya da başka bir Avrupa ülkesi diyebilir ki, 'Sen bunu Türkiye'de şu fiyata satıyorsun, benim ülkemde bu fiyata satıyorsun. Bu kabul edilebilir bir şey değil' denmesin diye üründen, ilaçtan uzaklaşmayı görüyoruz. Bunlar ikinci boyutu" diye konuştu. Mustafa Çelebi, bir diğer boyutun da kamu kurum iskontosu ile ilgili olduğunu söyledi.
ŞİKAYET VAR, GERİ BİLDİRİM YOK
Bu soruna sebep olarak avro kurunun geride kalıyor olması, zam beklentisi ve kamu kurum iskontosu ayağının iyi düzenlenmemiş olması şeklinde üç parametre bulunduğunu ifade eden Çelebi, “Fiyat belirleme konusunda yeni modelleri konuşacak olursak bu piyasayı rahatlatacaktır. Burada ciddi bir değişikliğe ihtiyaç olduğunu söyleyebilirim. Fiyat politikalarının ve tedarik noktalarının güncellenmesiyle bu işlerin çözülebileceğini söyleyebilirim. Depoların 'ilaç yok' diyor olmasına ilişkin ise; son iki yıldır zam döneminde ortadan kaybolan ilaçlar çok belirgin. Bu ilaçları belirleyerek Sağlık Müdürlüğümüze yazılar yazdık. Yani, 'Bununla mücadele edilsin. Bu ilaçlar geçen hafta vardı, bu hafta yok. Zamdan bir gün sonra bunlar mantar gibi piyasaya çıkacak. Bunun iyi kontrol edilmesi lazım.’ Bir başvuru yapıyoruz ama işte 'Sizin başvurunuz şöyle oldu ve sonuçları böyle oldu' gibi geri dönüş almadığımız için sonrasını bilemiyoruz. Eczacı odasının da içine katılarak takibinin yapıldığı bir planlama yapılırsa daha iyi olur" dedi.


Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.